Her personel kariyer imkanı bulabildiği işletme içerisinde en yüksek pozisyona ulaşmayı ister. Genel olarak işletmelerdeki en yük pozisyon yöneticilik ya da genel müdürlük olarak yer alır. Bu pozisyona ulaşabilmek için çalışanın en alt kademeden başlayarak işe dair tüm bilgiyi, donanımı ve tekniği öğrenmesi, sürekli olarak kendini geliştirmesi gerekir. Yönetici ya da genel müdür olmak sanıldığı gibi kolay değildir ve sektörde iyi deneyimler elde edilerek ulaşılması gereken bir pozisyondur.
Bir diğer deyişle, yönetici olmayı herkes başarabilir fakat yöneticiliğin beraberinde getirmiş olduğu “etkili lider olmak” özelliğini herkes başaramaz. Başarılı bir yönetici olmanın ilk kuralı etkili bir lider olmaktır. Dolayısıyla bu kademeye ulaşmak isteyen personellerin liderlik kavramına önem vermesi gerekir.
Yönetici Olmak Göründüğü Kadar Kolay mıdır?
Aslında göz önünde bulundurulmayan önemli noktalardan biri yönetici olmanın zorluklarıdır. İş hayatındaki kademeniz, statünüz arttıkça sorumluluklarınız da artar. Pek çok kişi yöneticiliğin çok kolay olduğunu ve “Oturduğu yerden insanları yönetmek” olarak görmektedir. Oysa bir yönetici, tüm şirketten sorumludur. Bir yönetici iş ile ilgili toplantılar yapar, direktifler verir, planlar yapar ve uygulanmasını ister, koordinasyondan sorumlu olur ve yönetir. Bütün bu işlerin esas yükünü çekenlerin de sadece çalışanlar olduğu düşünülür.
Kademesi ve görevi ne olursa olsun bir yöneticinin aldığı pek çok rol vardır ve kendisinden bunları her zaman başarıyla yerine getirmesi istenir. Çalışanlardan çok daha fazla sorumluluk alanı olduğu için iş ile ilgili stresi de alt kadrosundaki kişilerden daha fazladır. Bir yöneticinin asli görevi başarmaktır. Yönetmek işi hiç sonu gelmeyen bir iştir. Her zaman en iyisini yapmak ve hem üstlerini memnun etmek, hem de çalışanlara örnek olmak durumundadırlar. Bu sebeple de bir yöneticinin iş yükü hiç hafiflemez.
Yöneticiler Herkese Örnek Olmalıdır
Şirkette çalışan tüm personelin yöneticilerden bir şekilde talebi vardır. Bu da o yöneticinin herkese tek tek zaman ayırması anlamına gelir. Bu durumda yöneticiler iş saatleri içinde çok yoğun çalışmak zorunda oldukları gibi çoğu zaman özel hayatlarına düşen zaman dilimlerinden de feragat etmek zorunda kalırlar.
Ekip çalışanlarının mutlu, huzurlu ve memnun olması için yöneticinin çalışanlara değer ve önem verdiğini göstermesi yani her biriyle özel olarak ilgilenmesi gerekir. Ancak ve ancak bunu başarabilen yöneticiler iş hayatında başarılı olabilmektedir. Aynı zamanda yöneticinin ekip çalışanlarına örnek olmalıdır. Çalışanların iş tanımlarını, şirket vizyon, misyon ve değerlerini anlayabilmesi için öncelikle yöneticinin bu kavramlara değer ve önem vermesi gerekir.
Kariyer planları içinde yöneticilik olan çalışanların öncelikle kendilerinde yöneticilik vasfına uygun olup olmadıklarını bilmeleri gerekir. Şayet yaptıkları öz eleştiriler sonucunda buna uygun olmadıkları ya da eksik yönlerinin olduğuna karar verirlerse eksik yanlarını geliştirerek işe başlayabilirler.