İş Yaşamında Yanlış Verilen 4 Kariyer Tavsiyesi!

 

İş yaşamında başarılı bir kariyere sahip olmanız için pek çok blog üzerinden ya da kişi aracılığıyla tavsiyeler edinmiş olabilirsiniz. Bu tavsiyelerin sizce kaç tanesi doğru? Kaç tanesi gerçek anlamda kariyerinizde başarıyı tetikliyor veya kaç tanesi doğru bir şekilde kariyer planı yapmanız da yardımcı oluyor? Doğru bildiklerinizin yanlış olabilme payını düşünmüş müydünüz? Düşünmediyseniz, bu yazımıza kulak verin. İşte iş yaşamında yanlış verilen 5 kariyer tavsiyesi!

“Üniversiteden sonra iş bulmak istiyorsan staj yapmak zorundasın” işte tam anlamıyla yanlış bir kariyer tavsiyesi! Gerçek anlamda bakıldığı zaman staj gerçekten çok önemli bir dönemdir ve aday açısından eşsizdir. Çünkü işe alım sürecinde staj bilgileri bulunan bir aday “deneyimli” olarak görülmektedir. Bulunulan sektör hakkında bilgili olduğu düşünülmektedir. Fakat, bir iş yerinde staj yapmamış olmanız, iş bulmanıza engel değildir. Stajınız olmadığı halde, kendinize uygun bir şirket içerisinde iş bulma potansiyeliniz tıpkı staj yapan adaylar kadar yüksektir. Önemli olan nerede ya da nasıl staj yaptığınız değil, kendinizi ve sektörü ne kadar tanıdığınızdır!

“Başvuru yaparken tüm şirketleri araştır, hepsine başvur ve en yüksek maaşı vereni kabul et” yine yanlış verilen kariyer tavsiyelerinden biridir. Günümüzde genel olarak adaylara hak ettiğinden daha düşük bir miktarla maaş teklifi yapılmaktadır. Aslında bu teklif, adayın maaşına göstereceği tepki merak edildiği için verilmektedir. Aday, ilk ay için düşük bir maaş üzerinden ücretlendirilir. Burada amaç adayı denemek ve sınamaktır. Aday düşük maaşı olmasına rağmen çalışma ortamına uyum sağlıyor, çabalıyor, emek harcıyor, yüksek performans ve verimlilik gösteriyorsa, ikinci ay alacağı maaş öyle olmayacaktır. Günümüzde büyük şirketler, performans ve maaş açısından çalışanlarını teşvik etmek amaçlı ekstra prim ve ikramiyeler sunmaktadır. Bu nedenle verilen bu kariyer tavsiyesi, oldukça yanlıştır!

“Gireceğin şirkette zam istiyorsan en az 3 yıl çalışman lazım” klişesi… Hiçbir sektörde ya da hiçbir şirkette, böyle bir kural yoktur. İş yaşamında maaşa zam almak için 3 yıl beklemenin bir önemi yoktur. Başarılı bir çalışan, yönetici tarafından mutlaka fark edilmektedir. Bu fark işe girişinizin 3. günü de olabilir 3. ayı da… Burada önemli olan nokta zam alabilmeniz değildir. Sizin şirkete ne katıp ne katmadığınızdır. Eğer şirket içerisine ciddi ölçüde katkı sağlıyorsanız, maaşınızda sunduğunuz katkı oranında yükselecektir.

“Başvurduğun şirket çok iyiymiş. Mülakatta sorarlarsa her işi yaparım de” tamamen yanlıştır! Dünyanın en iyi şirketine başvuru yapıyor olsanız bile, yapamayacağınız işler için sorumluluk almamalısınız. Herkesin bir karakteri, kişiliği, alabileceği sorumluluk seviyesi vardır. “Her işi yaparım” demek sizi aynı zamanda vizyonsuz biri olarak gösterecek ve mülakat sırasında olumsuz bir profil çizmiş olacaksınız. Bu nedenle, kendi statünüzün ve unvanınızın farkında olarak, sizden istenen yetkinlik ve becerilere uyumlu olduğunuzu belirtmeniz yeterlidir. Aşırıya kaçmayın!