Pazartesi günü küresel piyasalarda görülen hızlı düşüş, resesyon korkularını güçlendirdi. Fakat banka piyasalarındaki en büyük tehdit kredi alanında görünüyor.
Makro ekonomide gayri safi yurtiçi hasılanın birden fazla çeyrek yıllık periyotta arka arkaya negatif yönde büyüme göstermesi durumuna ‘resesyon’ denilmektedir. Ekonomide durgunluk olarak nitelendirilen bu durumun devam etmesi bazı riskleri de beraberinde getirmektedir. Resesyonun uzun döneme yayılması haline ise ‘ekonomik çöküş’ denilmektedir. Ekonomik çöküş alarmlarının başlaması ile birlikte bankaların kredi piyasalarında oluşan büyük bir tehdit gündeme geldi.
J.P. Morgan’dan Yatırımcılara Krediler Konusunda Uyarı
J.P. Morgan, krediler ile korona virüs arasındaki ilişki hakkında yatırımcıları uyardı. Ekonomistlerin yorumu “COVID-19 krizinin ekonomik etkileri kredi ve finansman piyasaları hakkında soru işaretlerine yol açıyor.” Şeklinde oldu. Endişelerin büyük bir kısmının havayolu, seyahat ve eğlence sektörlerinde yaşanabileceği düşünülüyor.
Bankalar gündemi, pazartesi günü yaşanan hızlı düşüş grafiği ile sarsıldı. Grafikte Dow Jones endeksinin tam 2000 puanın üzerindeki düşüşü gündeme damgasını vurdu.
Popüler finans yorumcusu ve yazarı olan Holger Zschaepitz, geçtiğimiz günlerde kendi twitter hesabında bu grafiği paylaştı. Grafikte görülen can alıcı noktası ise şu: ABD’de 2008 yılında 2 trilyon olan kredi piyasası son çizelgede 7 trilyon dolara ulaşmış durumda. Zschaepitz’in dikkat çektiği bir diğer nokta ise kredilerde görülen bu yükseliş notlarının A ve BBB derecesinde olması. Bu krediler yatırım dışında kalması veya çöpe dönüşmesi durumunda gelecekteki resesyon ve ardından yaşanabilecek çöküş tehlikesini gözler önüne seriyor.
Deutsche Bank ekonomisti Torsten Slok bu grafik hakkındaki yorumlarını ‘Finans piyasasında rastlanan en tehlikeli göstergeler bu grafikte’ şeklinde yaptı.