Günaydın Sevgili okurum. Bugün Türkiye’nin içler acısı olan ekonomisinden bahsedeceğiz (ne yazık ki) …
Bir ülkenin gelişmiş bir ekonomiye sahip olduğunu nerden anlarsınız biliyor musunuz? İşsizlik rakamlarından ve istihdam edilebilecek meslek grubu sayısından… Kabul, gelişmiş bir ülke hiçbir zaman olamadık, fakat artık bu oranlarla “gelişmekte” olarak adlandırılan ülke grubu seviyesine bile giremiyoruz.
Neden mi? Çünkü işsizlik rakamı %14,37 olarak açıklandı.
Çünkü Türkiye’de her 3 gençten 1’i işsiz.
Gençler Neden İşsiz?
Çevremde ofis yaşamı tarzında çalışan birçok arkadaşım bulunuyor. İnanın hepsinin de farklı bir problemi mevcut.
Mesela bir arkadaşım sabah 8’de iş başı yapacağı fabrikaya yetişmek için 6’da uyanıyor, yarım saat içerisinde servise binmesi gerekiyor, akşam 6’da paydos yapıyor ve 8’de eve varmış oluyor. Kesintilerle birlikte asgari ücret bile alamıyor.
Bir diğer arkadaşım KOSGEB destekli bir mesleğe sahip. İşvereni KOSGEB desteği veriyorum senin için diyerek asgari olarak alması gereken ücretten, verdiği tutar kadar düşüklük yapıyor ve ücretini vermiyor.
Bir diğer arkadaşım ilaçlama şirketinde çalışıyor. Haftanın 6 günü sabah 7’de uyanıyor, 5’te eve geliyor, Pazar günleri tatil günü sayılıyor diye, aldığı ücrete Pazar günleri eklenmiyor. Maaşından kesinti yapılıyor ve asgari ücret seviyesinde maaş alıyor.
Bir arkadaşım kafede çalışıyor. Saatine üç buçuk lira veriyorlar. Günde 10 saat ayakta durarak ve hizmet ederek 35 lira kazanabiliyor. Aylık bin lira bile alamıyor. Hem müşteriler tarafından tacize maruz kaldığı oluyor hem de hakları korunmuyor, müşteri haklı deniyor.
Bir diğer arkadaşım, Vodafone bayiisinde müşteri temsilciliği yapıyor. Sabah 8, akşam 8 vardiyalı olarak haftanın 6 günü çalışıyor. Asgari ücret ve prim üzerinden maaş alıyor. Fakat patronu mobbing uygulaması yapıyor. Arkadaşım “çalışana iş çok” dese de, işsiz kalmaktan korkuyor.
Bir diğer arkadaşım İzmir’de Kemalpaşa’daki fabrikada işine yetişebilsin diye sabah 5’te uyanıyor. Akşam 8’de eve varıyor. Asgari ücret ile maaş alıyor. Ödemeleri sebebiyle, hafta sonu asıl meslek dalı olan İngilizce öğretmenliği için ücretli ders veriyor.
Sonuç İtibariyle…
Yukarıda okumuş olduklarınızın hepsi bizim güzel ülkemizde gerçekleşiyor. İşsizlik neden yüzde 14,37 biliyor musunuz? Gençler köle gibi çalışmak istemediği için. Gençler artık bir birey olduğunun, bu kadar uzun saatler altında çalışıp da hiçbir şey elde edememenin yarattığı hüzün içerisinde kaybolmaktan yorulduğu için.
Sırf asgari ücret alacağım diye, haklarımın yendiği, gecemin gündüzüme, gündüzümün geceme karıştığı bir işte ne kadar mutlu olabilirim? Tahmini olarak 25 yaşında atılacağım kariyer hayatımda neden ömrümü heba etmeliyim?
İki hafta izin kullandırmayan, hastalandığında doktorla görüşemezsin, izin kullanamazsın diyen bir işverenle çalışarak ne elde edebilirim?
İşverenler sıkıntılı, Türkiye ekonomisi sıkıntılı, herkes sıkıntılı… Kriz gümbür gümbür…
Valla helal olsun, bir gençliğin ihtiyacı olan her şeyi çaldınız ve aldınız. Hakkım hepinize haram olsun!