Sabah’ta yer alan habere göre Halkbank Genel Müdürü Arslan, “Sorumlu bankacılık anlayışı sektörün geleceğine yön veren trendlerden olacak.” dedi. 2020 yılının pandemi ile anılacak olması üzerine Arslan, “Salgınla mücadele sürecinde; önce sağlık, ardından da ekonomi, tüm dünyanın öncelikli ve değişmeyen gündem konuları oldu. Bu dönemde dünya genelinde bankacılık sektörünün, pandeminin ekonomik açıdan olumsuz etkilerini aşabilmeleri için; küçük işletmelere, şirketlere ve bireysel müşterilerine finansman sağladığını gördük.” dedi.
Arslan konuşmasına, “Ülkemizde de kamu bankalarının liderliğinde genel olarak tüm bankacılık sektörü, bu önemli görevi, hakkıyla ve başarıyla yerine getirdi. Halkbank olarak, bu yılı her zamankinden verimli, yoğun ve hızlı bir çalışma temposuyla geçirdik. Pandeminin dünya genelinde oluşturduğu belirsizlik ortamında, Türkiye ekonomisinin gücünü koruyabilmesinde önemli bir sorumluluk üstlendik.”
Yeni İmkanlar Geliştirdik
“Daha fazla üretim, istihdam ve daha fazla ihracat hedefiyle, reel sektörün finansmana erişimde, dijitalleşen yeteneklerimizi ve gücümüzü de kullanarak yeni imkânlar geliştirdik. 2021 yılına yönelik değerlendirmelerde bulunurken, sektörümüzün bu dönemde üstlendiği sorumlu bankacılık anlayışının dikkate alınması gerekiyor. Zira bu anlayışın, pandemi döneminde yükseliş hızı katlanarak artan dijital dönüşüm gibi, sektörümüzün geleceğine yön veren trendler arasında yerini alacağına inanıyorum.
Küresel olarak baktığımızda; geçen yıl boyunca ertelenen tüketim ve yatırımların hayata geçebileceği uygun bir zeminin oluştuğunu görüyoruz. Bu genel tabloyla birlikte, ülkemizin üçüncü çeyrekte yakaladığı büyüme hızı ve ekonomi yönetimimizin hızla hayata geçirdiği düzenlemeler, 2021’e umutla bakmamızı sağlıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın öncülüğünde enflasyonla mücadelede kararlı adımların atıldığı bu süreçte, fiyat istikrarını hedefleyen ve yatırım ortamını güçlendiren reformlarla vatandaşlarımızın refah seviyesi daha da yükselecektir. İş dünyası ile diyalog halinde, şeffaf, öngörülebilir ve hesap verilebilir bir yapı içinde piyasalara hâkim olan güven, yeni yılda da artarak devam edecektir. Bunların yanı sıra salgında ikinci dalga çekincesiyle içe kapanan ihracat pazarlarımızın da kısa sürede yeniden aktif hale geleceğini öngörüyoruz. Yeni siparişlerin hız kazanacağı bu dönemde, KOBİ’lerimiz için önemli dış ticaret fırsatları olacak.” şeklinde devam etti.
Yüzde 52,6 olan KOBİ Kredi Payını 60’a Çıkaracağız
Halkbank Genel Müdürü, “Halkbank olarak biz de ekonomi yönetimimizin kararlılıkla devreye aldığı uygulamaların tamamlayıcısı olmak üzere çalışmayı sürdüreceğiz. Küresel tedarik zincirinde yaşanan değişimlerin, Türkiye gibi güvenilir tedarikçilere olan ihtiyacı artırdığı bir dönem yaşıyoruz. Uluslararası rekabette daha güçlü markalara sahip olabilmek ve yeni yatırımları teşvik etmek üzere ürünler geliştireceğiz. ‘Üreten Türkiye’ misyonumuzla KOBİ kredilerinin payını, istikrarlı bir şekilde artıracağız. Bu amaçla rekabetçi sektörlerde faaliyet gösteren ve yeni iş alanı sağlayan işletmelerin gelişimini mutlaka destekleyeceğiz. Ticari nakdi krediler içinde şu an yüzde 52.6 olan KOBİ kredileri payını da yeni yılda yüzde 60’a kadar çıkaracağız. İşletmelerin desteklenmesine, istihdamın artırılmasına büyük özen gösterecek, sorumlu bankacılık anlayışımızla hizmete devam edeceğiz.” diyerek konuşmasına devam etti.
Türkiye’de İkinci Sıradayız!
Arslan, Halkbank’ın aktif büyüklüğünün toplam mevduat ve kredi alanında ikinci sırada yer aldıklarını vurguladı ve konuşmasına devam şu sözler ile devam etti: “Sadece pandemi döneminde değil daha öncesinden başlayarak dijital dönüşüme yaptığımız yatırımlar sayesinde KOBİ’ler başta tüm müşterilerimize sunduğumuz ürün ve hizmetlerimizi dijitale taşıdık.
Son yıllarda dijital dönüşüm alanında; altyapı, ekipman, yazılım ve en önemlisi insana yaptığımız yatırımların karşılığını, pandemi sürecini başarıyla yöneterek aldık. Gerek sorumlu bankacılık anlayışımız gerekse dijital dönüşüm sürecinde aldığımız yol sayesinde, ülkemizde bankacılık sektörünün geleceğine yön veren kurumlardan biri olmayı sürdüreceğiz.”